Yirmi birinci yüzyılın tartışmasız lideri olmak ideali, ABD’nin yirminci yüzyılın başlarından beri tasarladığı bir hedefti. Bu hedefin dini temelleri daha da öncesine dayanıyordu. Yahudiler gibi, Amerikalı Püritenler de “seçilmiş” olduklarına inanıyordu. Zaten Püritenler Amerika’ya göç etmeleri ile Eski Yahudilerin Mısır’dan “Arzı Mevut”a göç etmeleri arasındaki bağlantıları Tevrat okurken görmüş ve içselleştirmişlerdi. Ekonomik, askeri ve siyasal destekleri sonradan geldi. Amerikan akademisi ve istihbaratı stratejik planlarını yaparken medya ve propaganda cihazları ile ABD içinde ve dünyada kabul görmesi sağlandı. Amerikan kültür tarihinin farklı figürleri, rumuzları bu sürecin temsilcileri oldular. Amerikan sineması, eğlence sanayisi ve Amerikan markaları evlerin içine dikilen Amerikan sancakları oldu. Demokrasi, Amerika’nın hegemonya markası olurken, darbeler bunun kabul anlaşmalarına dönüştü. Karşılaştırmalı Edebiyat ve Amerikan çalışmalarının çeşitli yönleri üzerine bilimsel araştırmalar yapan yazar Metin Boşnak Mc Devlet Mc Darbeler kitabı ile bakılmamış bir perspektiften küresel güçlerin yöntemlerini ele alıyor.