Yeryüzüne ait bir bedenle, gökyüzünün üstünde koşuyorum. Bilmiyorum, bugün bana ne oldu ise, bugün bir yerde kararım yok, pek tez canlıyım. Nedense bugün aklın gözüne yerleşmişim, aşkın gözünde yerim yok. Ne yazık ki yeryüzünde oturup kalmışım. insaf edin, ben zamanenin keskin kılıcıyım. Şaşılacak şey şu ki: “Yeryüzüne ait bir beden ile gökyüzünün üstünde koşup duruyorum.” Gökyüzünün çekmediği yükü ben aşkın kuvveti ile çekmedeyim. Onun gönlüne düşen aşk ateşinden alıyorum. Taşların, kayaların gönüllerine ulaştırıyorum. Şekerindeki lezzetten şu ağzım ballarla doldu.

Benzer Kitaplar