“Bu ülkeye, bir zamanlar bizim olan topraklara, tıpkı hırsızlar gibi sessizce girdik…” Mahallenin Madonnaları, Los Angeles’ın yıllar içinde değişime uğrayan bir mahallesindeki Meksika kökenli sakinlerin hayatlarını aktarırken, bir yandan da Amerika ve Meksika kültürlerinin yakınlaşıp uzaklaştığı noktalara dikkat çekiyor. Bir temizlikçi olan Felicia ve kızı Aurora, dans etmeye gittikleri mutlu bir günün, bir çete savaşının kurşunlarıyla sona ermesinin ardından, ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar bir daha asla eskisi gibi olamayacaklardı. Aurora’nın uzaklardaki babası Hector bir cinayete tanık olacak, birdenbire sınır dışı edilmek ve katillerle suç ortaklığı yapmak arasında bir seçime zorlanacaktı. Aurora’nın eski sınıf arkadaşları Duchess ve Angie, Amerikan kültürüyle büyümüş olsalar da, seçimleri onları bir daha asla kesişmeyecek yollara sürükleyecekti. Hayatları çeşitli tesadüflerle kesişip ayrılırken, yaşamlarının en önemli noktasının ne olduğunu anlamak için her biri birer fırsat yakalayacaktı.