Lulu... İnatçı mı inatçı! Aksi mi aksi! Ya da şöyle diyebiliriz: Tam bir karın ağrısı! Lulu yine imkânsızı istiyor. Ama bu kez “armut piş ağzıma düş” yok. Çünkü amacına ulaşmak için para biriktirmek zorunda. Cep harçlığıyla olacak gibi değil. Lulu bir işin ucundan tutup para kazanmaya karar veriyor. Fakat mahallede yapabileceği bütün işleri, kusursuzluk timsali Fleischman üstlenmiş bile. Hem de her şeyi komşulara yardım etmek için yapıyor. Lulu’ya kala kala tek iş kalıyor: Komşuların köpeklerini gezdirmek. Ah Lulu ah, başına ne işler açtığını bir bilsen... Lulu insanı çileden çıkaran üç köpekle ?evet, yanlış duymadınız, tam üç köpekle? başa çıkabilecek mi dersiniz? Hayır mı? Anlaşılan, henüz Lulu ile tanışmadınız!