"İyi bir rejim bireysel özgürlüklere ne kadar fırsat tanıdığıyla anlaşılır.” Belki de bu cümleyle, tarihte ilk defa bireysel özgürlüklerin ne durumda olduğu bir rejiminin değerini tespit sadedinde bahis konusu edilmiştir. Zira egemenin doğal yönetme hakkından daha ziyade yönetilenlerin doğal haklarının konuşulacağı bir çağın eşiğindeyizdir artık. Bu bağlamda egemenin görevi halkın bu doğal haklarını teminat altına almaktır. Halk içinse, hakları ödevlerinden önce gelmektedir. “Eylemlerimizin önünde kısıtlamalar olmamalıdır.” Ancak o zaman özgür olduğumuzdan bahsetmemiz mümkün olacaktır. Kanunların bir şey söylemediği yerde ise istediğimizi yapma hakkımız vardır. Kitapta yer alan diğer devrimci düşünceler şunlardır: Her milletin bir devleti, her devlet reisinin kendi devlet dinini seçme hakkı olmalıdır. Hiç kimse kendine gelen vahyi başkasına dayatmamalıdır. Cezalandırma intikama dönüşemez. Kanunların amacı sosyal eşitliği sağlamak olmalıdır. Adalet sosyal sınır tanımamalıdır. Yoksullar kamu tarafından desteklenmelidir.