Bolşevik Devrimi, üzerinden tam yüz yıl geçmesine rağmen, sebepleri, sonuçları, ortaya çıkardıkları ve tartışmalarıyla tarihin önemli mihenk taşlarından biri. “Barış, ekmek ve adalet” sloganıyla iktidara gelip, bu iktidarı Sovyetler, yani halk meclisleri üzerinde temellendiren Bolşevikler, dünyanın ezilen tüm emekçi halklarına örnek teşkil ettiler. Bugün Ekim Devrimi’yle kurulan Sovyetler Birliği artık mevcut olmasa da, kapitalizm ve emperyalizmin baskısı, sömürüsü, çevre tahribatları karşısında direnenler bu devrimin deneyiminden hâlâ yararlanmaktalar. Dahası bu devrimin arkasındaki büyük fikir adamı, siyasetçi ve devrimci insanın, yani Lenin’in teorilerine, eylemlerine ve düşüncelerine hâlâ çok büyük bir ilgiyle yaklaşmaktalar. Žižek elinizde tuttuğunuz derlemesinde, Lenin’in devrimci karakteri ve düşüncelerinin güncelliğini vurguluyor. Özellikle yaşamının son günlerinde yazdığı mektuplar, konuşmalar, denemeler ve yorumlar üzerinden Lenin’in siyasi kişiliği, yönetim anlayışı, devrime ve yeni kurulan Sovyetler Birliği’ne nasıl baktığı okura sunuluyor. Bu büyük devrimcinin, hayatını nasıl son anına dek devrimin bekasına ve ilerletilmesine adadığını gözler önüne seriyor. Žižek’in yorumları ve analizleriyle zenginleşen derleme, okura Bolşevik Devrimi’ni taze bir bakış açısıyla değerlendirme fırsatı verdiği gibi, Lenin’i daha iyi tanıma şansı sunmasıyla da oldukça değerli bir çalışma.