Kim İl Sung, 1930’larda Japonya’ya karşı Mançurya dağlarında gerilla mücadelesine başladığında en büyük emeli Kore’yi özgürleştirmek, yabancı boyunduruğu altından kurtarmak ve emekçilerin iktidarını kurmaktı. Ancak Kim İl Sung, İkinci Dünya Savaşı’nın ardından sözde özgürleşen Kore’nin, büyük güçlerin arzusu çerçevesinde ikiye bölünmesiyle kuzeyde Stalin’in isteğiyle kurulan kukla rejimin kukla lideri olmuştu. Devrim bayrağı altında birleşecek olan Koreli kardeşleri şimdi düşman kardeşler haline gelmişti. Kim İl Sung’un en büyük ideali Kore’deki yabancı boyunduruğuna bir son vermek olmuşken şimdi kendisi Sovyet boyunduruğu altına giriyordu. Ülkeyi savaşa sürükleyerek Kore halkına yapılabilecek en büyük ihaneti yapmıştı. Tüm umutlarını bağladığı Stalin dâhi kendisine ihanet etmişti. Belirsizliğe doğru yol alan bir ülke haline geldi Kuzey Kore...