Yaşamın ne kadarı hayaldir, hayallere biçilen ömür neyle ölçülür? “Arno ormandaki adamı düşündüğünde, içinde, hayal gücünü harekete geçiren, yüzlerce soru uyandıran bir merak kıpırdanmaya başladı. Bu gizemli yabancı kimdi? Neden o kulübeye sığınmıştı? Hayal gücü oradan oraya sıçradıkça, merak umudu besliyor ve yabancı adamın görmediği yüzü babasının bildik yüzüyle yer değiştiriyordu. Ya gelen babasıysa..? Ya onlara sürpriz yapmak için saklanıyorsa..? Belki de yardıma gereksinimi vardı? Belki de Arno’nun yardımına!” İtalya’nın bir köyünde, herkes yaklaşan kuyrukluyıldızdan söz ediyordu. Böylesi, yıllardır görülmemişti. Ama kimse, göklerin bu makyajsız kraliçesini Arno kadar sabırsızlıkla beklemiyordu. Çünkü onun tek bir dileği vardı: Babasının eve dönmesi. Ancak, ne kardeşi onun kadar önemsiyordu bu dileği, ne de annesi Myriam. Hayatları, onları seven ama kendi prensiplerinden ötesini görmeyen bir adamın yakınında sürerken, köydeki terk edilmiş kulübenin bacası yeniden tütmeye başladı... Bazen, sadece bize anlatılanın güzelliğiyle ayakta kalmak isteriz. Bazen hayatı, sadece hayallerimizin aydınlattığı kadarıyla görmektir bize iyi gelen. Umutla mutluluk yan yana yürüdüğünde, o yolu başkalarının, kendi doğrularıyla çizmesini istemeyiz. Gerçeklerin yükünü öykülerle hafifleten Angela Nanetti, büyülü bir anlatımla kaleme aldığı romanında soruyor: Mutluluğun ne kadarı uyum ve kabulleniştir, ne kadarı hayal ve arayış? 1942’de İtalya’nın kuzeyinde, Bolonya’ya bağlı Budrio’da doğan Angela Nanetti, Bolonya Üniversitesi Ortaçağ Tarihi Bölümü’nü bitirdi ve İtalyanca öğretmenliği yaptı. Çocuklar ve gençlerle ilgili çok sayıda araştırmaya katıldı; 1995’te de kendini tamamen yazmaya adadı. Le memorie di Adalberto (Adalberto’nun Anıları, 1984), Cambio di stagione (Mevsim Değişikliği, 1988), Angeli (Melekler, 1999), La compagnio della pioggia (Yağmur Kardeşliği, 2009) yazarın çeşitli dillere çevrilmiş eserlerinden bazıları. Yaklaşık yirmi dile çevrilen Dedem Bir Kiraz Ağacı (Mio nonno era un ciliegio, 1998) adlı romanı ise, 2002’de Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü’ne aday gösterildi, 2006 Chronos Ödülü’nü kazandı ve 2011’de Günışığı Kitaplığı tarafından yayımlandı. 2003 yılında da Il Mondo dell’Infanzia (Çocukluk Dünyası) ile Hans Christian Andersen Ödülü’nü kazanan Nanetti, bir Akdeniz adasının büyülü atmosferinde geçen ve Türkçe’ye de çevrilen duygu dolu gençlik romanı Mistral (2008) ile 2009 Uluslararası Genç Kütüphaneciler Birliği Beyaz Karga Ödülü’ne ve 2011 Montreuil Gençlik Merkezi Pépites d’Or Ödülü’ne değer görüldü. Kuyrukluyıldız Eken Adam’da (L’uomo che coltivava le comete, 2002) sevgiyi ve hoşgörüsüzlüğü aynı umut öyküsünde buluşturan yazarın son kitabı, La città del circo pop corn (Eski Şehir’deki Patlamış Mısır Sirki, 2013). Nanetti, tüm verimiyle 2014’te Astrid Lindgren Anma Ödülü’ne aday gösterildi.

Benzer Kitaplar