Ehl-i Beyt soyundan gelen ve Peygamberin aşiretinin ismi unutulmasın diye Kureyş mahlasını da kullanan Seyyid Mahmud-ı Kebir, bugünkü Tunceli/Dersim ve Gaziantep/Yukarı Kayabaşı Köyü kökenli Kureyşanlıların atasıdır. Bugün Kureyşan Ocağı'nın tarihi geçmişi ve ataları Kureyş'in hayatı ile ilgili çok fazla ve birbiriyle uyuşmayan, hatta kendi içinde dahi çelişen rivayetler mevcuttur. Bu çalışmanın amacı da bütün bu anlatıları, mantık silsilesine ve tarihi bilgilere göre eleyip, bir düzen içinde sıralamak ve ocağın gerçek tarihini ortaya çıkarmaktır. Kitapta, Kureyş'in hayatı, mensup olduğu aşiretin genel tarihi ve bu dervişten gelen Kureyşan Ocağı'nın tarihi hakkında verilen bilgilerin yanında, Kureyş ve Akşehir'deki Seyyid Mahmud Hayrani arasındaki tarihi bağa da değinilmiştir. Sonuçta, ileri sürülen iddiaların aksine Kureyş ve Seyyid Mahmud Hayrani'nin aynı kişiler olmadığı, aralarında sadece aşiret akrabalığı olduğu ortaya konulmuştur. Yine bugün sıkça bahsedilen, ki Kureyş'e atalarından miras kalan ve Peygamberin isteğiyle yazıldığı söylenen “şecere”si de analiz edilmiştir. Nitekim asırlar boyu sonradan eklenen bilgiler nedeniyle anlaşılması zorlaşmış ve bu sebeple şimdiye kadar kimse tarafından analiz edilememiştir. Ayrıca bugün, bu “şecere”nin kendilerine ait olduğunu ileri süren kimi Derviş Beyaz/Gevr Ocağı mensuplarının bu iddialarının da gerçek olmadığı ortaya konulmuştur.