Balyoz Davası ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nin nasıl bir oyuna getirildiği zaman içerisinde ortaya çıktı. İşin başından beri bu kirli oyundan nemalanan Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı bile bu oyunun bir kumpas olduğunu sonunda kabullenmek zorunda kaldı. Bize bu pis oyunu oynayanların; sanık sandalyesinde oturarak hesap verme zamanı da geldi. Hesap vermeye başladılar bile. Bu vatan hainleri hiçbir zaman, Türk Ulusunun yüzüne bakamayacaklar…Balyoz Davası ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nin nasıl bir oyuna getirildiği zaman içerisinde ortaya çıktı. İşin başından beri bu kirli oyundan nemalanan Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı bile bu oyunun bir kumpas olduğunu sonunda kabullenmek zorunda kaldı. Bize bu pis oyunu oynayanların; sanık sandalyesinde oturarak hesap verme zamanı da geldi. Hesap vermeye başladılar bile. Bu vatan hainleri hiçbir zaman, Türk Ulusunun yüzüne bakamayacaklar… Bu süreçte, yıllar önce Dreyfus'un haykırdığı gibi "Yaşasın Hakikat" diyebilmek için çok mücadele verdik. Kamuoyunu aydınlatabilmek ve nasıl bir haksızlığa uğradığımızı haykırmak için halkımıza, aydınlarımıza zindanlardan mektup yazmak yolunu seçtik. Mahpus ortamında elimizdeki imkânlarla sürekli olarak yazdık, durumun aydınlatılmasını hukuk ve millet adına borç bildik. Hiç şüpheniz olmasın, kararlı mücadelemiz iade-i itibarımız sağlanana kadar da devam edecektir. Bu adalet arayışının daha çok zaman alacağının bilincindeyiz. Bu kitapta, ömürlerini sadece ve sadece vatanlarına adamış kahraman askerlerin; haksız, suçsuz ve günahsız yere zindanlara atılışlarına karşı verdikleri hukuk mücadelesi sırasında yazdıkları toplu imzalı mektupları okuyacaksınız. Bu mektuplar tarihi bir belgedir ve her birinin ayrı bir ruhu vardır. -V. Murat Tulga-