Acı çekmek hayatın doğrudan ve öncelikli hedefi değilse, varlığımız onun amacı konusunda tamamen başarısız olmalıdır. Dünyanın her yerinde var olan pek çok acıya bakmak saçmalıktır. Bunlar hayatın ayrılmaz parçası olan gereksinmeler ve ihtiyaçlardan doğar, hiçbir amaca hizmet etmez, sadece şansa bağlıdır. Her biri ayrı bir talihsizliktir, hiç kuşkusuz olağandışı bir şey gibi görünür; ama genelde talihsizlik bir kuraldır. Felsefe sistemlerinin çoğu kötülüğün karakterinde olumsuzluk olduğunu söyler ama ben bunun büyük bir saçmalık olduğunu biliyorum. Kötülük tam olarak pozitif olandır. Negatif olan iyi olandır; diğer bir deyişle, mutluluk ve tatminkârlık her zaman bir arzunun yerine getirildiğini, bir acının sona erdiğini gösterir. Bu da bize genelde zevkin beklediğimiz kadar hoş olmadığını, acının da daha büyük olduğunu düşündüğümüzü açıklar. Bu dünyada zevkin acıdan üstün olduğu, ya da her halükarda, ikisi arasında bir denge olduğu söylenir. Kısaca bu ifadenin doğru olup olmadığını görmek isterseniz, biri diğerini yemekle meşgul olan iki hayvanın o andaki duygularını kıyaslamalısınız.

Benzer Kitaplar