Dan Lungu'nun derin önermelerini içeren roman; totaliter, insanlık dışı bir rejim kontrolünde yaşayan sayısız insanın; kendi öncelik ve kararları olmamasına rağmen nasıl geçmişe özlem duyabileceği paradoksunu okurla paylaşıyor. Yazar, birinci ağızdan hayatını anlatan yaşlı bir kadının aracılığıyla geçmiş özleminin yapısal çözümlemesini yaparken psikolojik çıkmazlara ışık tutuyor. "Komünist Bir Kocakarıyım" sizi fark etmeksizin gülümsetecek, yer yer bunaltacak; gerçeklik ile karakter ilişkisini sorgulatacak bir eser. Öyle ki, Dan Lungu'nun mahallenizdeki yaşlı bir kadının, Kanada'ya göç eden genç bir kızın, politik şakalarıyla her zaman yanınızda olan iş arkadaşınızın hikayesini anlattığını düşünebilirsiniz. "Komünist Bir Kocakarıyım" yaşlı bir kadının hikayesinden çok, kağıt üzerine dökülmüş totaliter baskı altındaki anlar ve anılardan oluşan bir müze olarak tanımlanabilir.