Tıp öğrenimi görmek için Viyana’ya gelen toy ve naif bir genç olan Berger, yan komşusu ve onun kız arkadaşının etkisiyle kendini alışık olmadığı baş döndürücü hislerin içinde bulur. Büyük şehirde yaşamanın çetrefilli yanları ruhunda derin yaralar açarken, ailesinin korumacılığından uzakta olmanın verdiği yalnızlıktan ötürü derin bir bunalıma girer. Eğitimine boş verdiği sırada, kızıl hastalığına tutulmuş küçük bir kızın yardım dileyen elleri, onu düştüğü kuyudan çıkaracak bir umut ışığıdır. İki Yalnız İnsan ise, tüm dışlanmışlıklarına ve kederlerine rağmen birbirlerine yaslanan, tamamen dürüst olmayı başarabilen topal bir fabrika işçisinin ve ‘Çirkin’ Julia’nın sıcacık hikâyelerini okurla buluşturuyor. Zweig’ın gençlik dönemlerinde yazdığı, dikenli yollarıyla hayalleri paramparça eden gerçek dünyanın acımasızlığını ve kırılgan ruhların her zaman nasıl da umuda tutunduğunu anlatan bu eseri, Ahmet Arpad’ın özenli çevirisiyle sunuyoruz.