Çok Cehennem Ya da 2. Sahne Bütün simülasyonlarda bi baştan çıkarıcılıklar vardır. Gerçeğin bütün imgeleri için durumlar tam da böyledir. Gerçeklerle yaşamak yerine bu yüzden imgelerle yaşamak bize çekici gelir. Aşk şiirleri okuruz ve aşka aşık oluruz. Kolaydır rüzgârda sörf yapmak. Leyla deriz, Hüzün der bela deriz. Aşk gelip kapıyı çalınca ve kerbela hayatın tam da ortasında beliriverince kaçıveririz. Aşk imgeleriyle o kadar çekici ve ayartıcıdır ki sahte hüzünler ikinci el insanlar yaratır. Birinci elden insan olmak ve aşkın deryasında, başka bir insanda boğulmak kahredicidir. Bir olmak istersin yalnızlığını ve çaresizliğini yaşarsın. Nefes alamadığında, yutkunamadığında ve göğüs kafesin yarıldığında jestsiz ve mimiksiz bir ağlamak vardır. Başladığında durduramayacağını bil ve kendini koru aşktan. Aşkolsun deme o yüzden… Aşkolsun deme o yüzden… Aşk olursa… Kahır olursun… Git işine” Yapısalcılık” yalan de. Tarih de Hukuk de. Sonuç; böyle işte…