"Önemliydi, değerliydi, güçlüydü, üstündü, ama otoriter bir hegemon değildi. O, sevilen, sayılan, koruyucu, üretken, merhametli ve aynı zamanda büyülü güçler taşıyan, toplumun atası bir tanrıçaydı." Ana hukukundan baba hukukuna, kadın egemenliğinden erkek egemenliğine, bereket saçan Ana Tanrıça’dan kötülük dağıtan Pandora’ya... Çağlar boyunca baş tacı edilen, topluluk yaşamının temeli sayılan kadın, nasıl oldu da ataerkil değerlerin kölesi haline geldi? Erkek, tarihin hangi noktasında ve hangi dürtülerle kadını geri plana itti? Araştırmacı yazar Pervin Erbil, kadının toplumsal konumundaki değişime çeşitli açılardan baktığı bu çalışmasında akademik birikimini edebi bir dille sunuyor. İnsanlığın gelişim çizgisini bir de kadın ile erkek ve kadın ile toplum ilişkileri bağlamında izleyip görmek isteyenlere...