F. Celâlettin zamanının gürültülü, göz alıcı, kolay kazanılmış şöhretlerinin geçici gölgesi altında kaldığı için adı dillere destan olmamış bir hikâyecidir. Onun değeri ancak şimdi, bugün anlaşılabilir ve yarın daha çok anlaşılacak. F. Celâlettin neslinin “şöhretleri” edebiyat dünyasından gölgelerini çekip kaybolduktan sonra o bütün ustalığı, ciddiliği ve kudretiyle ortaya çıkıyor. -Nâzım Hikmet Fahri Celâl Göktulga (1895-1975) Türk edebiyatında kısa hikâye türünün gelişip yenilenmesini sağlamış yazarlardandır. Hikâyelerinde kenar mahalle insanlarının günlük yaşamları, artık tarihe karışmış eski eğlenceler, tiyatrolar, düğünler, saraylı hanımlar, halayıklar, kalem efendileri gibi renkli tipler boy gösterir. İstanbul konuşma dilinin zenginliklerini ustalıkla yansıtan Fahri Celâl, unutulmuş pek çok deyim ve atasözlerinden de yararlanarak anlatışına olağanüstü bir canlılık kazandırır. Bu kitapta Fahri Celâl’in Talâk-ı Selâse, Kına Gecesi, Eldebir Mustafendi, Avur Zavur Kahvesi, Rüzgâr adlı kitapları, uzun hikâyesi Keloğlan Çanakkale’de ve kitaplarına girmemiş başka hikâyeler bulunmaktadır.

Benzer Kitaplar