August Ödüllü Nils Uddenberg'den içinizi ısıtacak bir Bestseller. - İnsanlar ve kediler arasındaki ilişki nedir? - Onlar da bizimkilere benzer duygular hissediyor mu? - Ve en önemlisi; ona bağlanmamız, onun için ne ifade ediyor? Bir evcil hayvan beslemeyi aklının köşesinden bile geçirmeyen yazar Nils Uddenberg, soğuk bir kış günü penceresinin dışında oturan, kocaman sarı gözleriyle kendisini izleyen bir kedi bulur. Nils'in hayatı işte o andan itibaren değişmeye başlar. Nils zaman içinde evin içerisine kadar girip yerleşen bu sevimli tekirin hayata bakışını nasıl değiştirdiğini, bu kediciğe karşı hissettiklerinin kendisini nasıl şaşırttığını ve bu tüylü hanımefendiye ne çabuk bağlandığını son derece keyifli bir dille anlatırken, bir yandan da kedinin yaşantısını daha yakından inceleyerek, hepimizin merak ettiği bazı soruların cevaplarını arıyor. Kedim ve Ben, sevimli bir tekirin, emekli bir psikiyatr profesörünün hayata bakışını nasıl değiştirdiğinin gerçek hikayesi… "Tek kelimeyle büyüleyici bir hikaye. Nils Uddenberg keyifli anlatımının arasına kattığı küçük bilgilerle, gözlemlerini bizimle paylaşıyor ve biz mi kedilerin sahibiyiz, yoksa kediler mi bizim, sorusuna cevap arıyor." - Carin Mannheimer, Swedish Public Radio P4 "Bu kitap adeta altı haftalık bir kedi yavrusu kadar sevimli. Ane Gustavsson'ın çizimleriyle de bütünlenen hikayede, yaşlı bir adamın hayatına bir anda giren bu kediye duyduğu sevgiyi tüm içtenliğiyle anlatışını okurken, aynı zamanda da bir psikiyatrın, bir kedi ve bir insan arasındaki bağa felsefi ve bilimsel yaklaşımını son derece keyifli bir dille gözler önüne serişine şahit oluyoruz." - Nina Lekander, Expressen