Rönesans’ta aşk, şehvet, ihanet, kargaşa ve sosyete... Cassandra Caravello bir kızın istediği her şeye sahipti: göz alıcı mücevherler, en popüler partilere davetiyeler, yakışıklı zengin bir nişanlı ve daha fazlası... ama Cassandra’ya bunlar yetmiyordu. Anne-babasının ölümünden sonra kendini su şehrinde tuzağa düşürülmüş gibi hissediyordu, sanki karanlık bir labirent gibi uzanan kanallar ona kaçmasını fısıldıyordu. Cassandra bir gece göğsünün üzerine kanlı bir X işareti çizilmiş, bir kadın cesedi gördü ve kendini gizli cemaatler, fahişeler, katillerle dolu tehlikeli bir dünyanın içinde buldu. Aynı gece Falco adında fakir bir ressamın çapkın gülümseyişine tutuldu. Cassandra duygularını kontrol altına alıp nişanlısına sadık kalmayı başarılabilecek mi? Onlar Cassandra’yı bulmadan, o katilleri bulabilecek mi?.. Karanlık Sular heyecan verici, romantik, gizemli, baştan çıkarıcı ve korkutucu; tıpkı Venedik gibi.