Bazen kitaplarını okuduğumuz, filmlerini, oyunlarını seyrettiğimiz, resimlerine dalıp gittiğimiz kimi sanatçıları tanıdığımızda, tanış olduğumuzda eserlerindeki o duygu yoğunluğunu yaratan kişiyle özdeşleştirmekte zorluk çekeriz. Aksi beklenmeli midir, okurun veya seyircinin buna hakkı var mıdır? Buna ben yanıt veremem ama Selim İleri’nin anılarını okuduğumuzda kendisinin tam da romanları ve öykülerinde olduğu gibi özyaşamında da duygularını, tüm içtenliği ve iniş çıkışlarıyla yaşamayı içselleştirmiş, öyle yaşamayı seçmiş bir yazar olduğunu görüyoruz. Yazarın değerleri, popüler kültürün değerleriyle örtüşmüyor. Onun meselesi başka. Onu, bilinmeyenler, görmezden gelinenler, değeri anlaşılamayanlar, artık sözü edilmeyenler ilgilendiriyor. İleri, anıları kırıldıkları yerden özenle yapıştırmaya uğraşıyor... -Çiğdem Su Radikal Kitap, 8 Nisan 2005- Afife Jale, Ahmet Muhip Dıranas, Azra Erhat, Behçet Necatigil, Belgin Doruk, Cahide Sonku, Cahit Uçuk, Diclehan Baban, Feriha Tevfik, Haldun Taner, Halide Edib Adıvar, Kemal Tahir, Kerime Nadir, Memet Fuat, Nisa Serezli, Oğuz Atay, Sadri Alışık, Salih Zeki Aktay, Samet Ağaoğlu, Sevgi Soysal, Sevim Burak, Vedat Günyol, Yaşar Nabi Nayır, Zeki Faik İzer... Selim İleri’nin anılarından.

Benzer Kitaplar