Kapital, varlığımızı sürdürebilme temelindeki güdüsel, sıradan, insani korkularımızı kendi dizgesine boyun eğdirmek adına çoğaltır ve onlara süreklilik kazandırırken, tinsel yaşamımızı da bir karabasana dönüştürüyor. İçselleştirilmiş itaat yerine Hayır! demenin erdeminin ve yaşamın her alanına ışık düşüren çözüm yollarının ele alındığı çalışmanın güncel değeri, bugün her zamankinden yüksek. Çünkü ayakta kalabilmek sorunu her zamankinden daha ağır ve kuşatıcı. Kapitalizmde Korku ise özellikle yakıcı sorunlar karşısında tek düşürülmüş gençlere uzatılan tam bir bilge-dost eli. Sargut Sölçün’ün çevirideki yalın ve akıcı Türkçesi ise okuyucu için ayrı bir armağan.