Jülyet’in kardeşi doğduğundan beri hiçbir şey hayal ettiği gibi gitmiyordu. Kardeşi hiç durmadan ağlıyordu. Özellikle geceleri! Üstelik oyun oynamayı bile bilmiyordu. Sadece meme emiyor, uyuyor ve altını kirletiyordu… Bütün bunlar yetmezmiş gibi, annesiyle babasının gözü kulağı ondaydı. Jülyet büyük bir hayal kırıklığı içindeydi. Keşke kardeşi olacağına, eve yavru köpek alsalardı! Annesiyle babası Jülyet’le ilgilenmek için neredeyse hiç vakit bulamıyordu. Belki de onu eskisi kadar sevmiyorlardı. Yoksa Jülyet’in pabucu dama mı atılmıştı?