Tolstoy’un sesi yalnızca Rusya’da değil, insanlığın vicdanının sesi olarak bütün dünyada yankılanır. İnsanlar akın akın Tolstoy’u ziyaret etmek üzere Yasnaya Polyana’ya gelir. Öyle ki Yasnaya Polyana bir hac yerine döner. Her yerde Tolstoy örneğine göre yaşamak isteyenler, “Tolstoycu komünler” kurarlar. Devlet ile kilise ise, Tolstoy’u en büyük düşmanlarından biri olarak görmeye başlar. Nitekim kilise Diriliş adlı eserinin bazı boÅNlümlerini sapkınlık örneği olarak yorumlayıp 1901 yılında onu aforoz edip kiliseden kovar. Tolstoy’un evde de huzuru yerinde değildi. Kavgacı bir kadın olan karısı Sofia ile sık sık tartışıyorlardı. Nihayet bu yaşlı insan, zengin bir yaratıcılık hayatından sonra evden kaçar. Amacı Bulgaristan yoluyla İstanbul’a gitmektir.