İşraki felsefe, İslam düşüncesinde Şehabeddin Sühreverdi el-Maktul (ö. 587/1191) tarafından kurulan bir hikmet öğretisinin adıdır. Bu çalışmada işraki felsefe ve onun özgün yönlerinden biri olan misal alemi, Şeyhu’l-işrak olarak da anılan Sühreverdi özelinde ve sistemi içinde açık biçimde yer verdiği baş eseri Hikmetü'l-işrak merkeze alınarak incelenmiştir. Misal alemi, Sühreverdî’nin meşşai yöntemden müşahede yöntemine geçtiğini belirttiği Hikmetü'l-işrak’teki hakikat ve alem tasavvurunun bir sonucu olarak gün yüzüne çıkmaktadır; bu sistem içinde öncelikle “kendini müşahede” tecrübesi öncelikli olan yöntemdir. Misal alemi, bu tecrübenin surete büründüğü alanı temsil etmekte; ontolojik bir hakikat olarak insan-alem ilişkisini bu temelde kurmayı ve özne-nesne ya da ruh-beden gibi birbirinin karşısına konumlandırılmış ikilikleri birleştirmeyi hedeflemektedir. Sadece sufi tecrübeleri değil, insanın tüm tecrübi halleri misal aleminde ontolojik bir varlık kazanır ve bunları birer hakikat derecesi olarak gören bu felsefî yaklaşım, böylece insana dolaysız tecrübesinden yola çıkması için hakiki bir zemin de sunmaktadır.