“İslâm” ve “feminizm”… İslâm’ın kadına baskı dini olarak tasavvur edildiği bir dünyada, bu imkânsız bir birliktelik midir?İslâmofobi bütün dünyada yükselişini sürdürürken, bundan kendi payına düşeni alan dindar kadının mücadelesi feminizme dahil edilebilir mi?Zahra Ali’nin derlediği kitap, bu tartışmanın bir adım ötesine giderek, kadın bedeni üzerinden yapılan politikaların -laik ya da dinî- nasıl aslında ataerkiye hizmet ettiğini anlatıyor. Farklı İslâm ülkelerinde doğmuş çeşitli feminist yazarların yazılarıyla, zaman içinde İslâm fıkhıyla iç içegeçen ataerkil geleneğin kadın haklarını hiçe sayan erkek egemen bir İslâm anlayışı yerleştirmesini ele alıyor. Aynı zamanda feminizmi Batı’ya ait bir olgu olarak gören yaygın ve yanlış inanca cevap veriyor.Mısır’dan İran’a, Amerika’dan Malezya’ya, İslâm dünyasının tamamında araştırmacılar, entelektüeller ve militanlar feminist bir hareket içindeler. Zahra Ali’nin bu kitapta yaptığı, aslında onların sesini duyurmak ve böylece egemen feminizm anlayışını da biraz sarsmak...