İnsanlık tarihi boyunca dinler tarihinde birbirine zıt iki inanç türü görülmektedir. Her kişi inancını yaşadığına göre, bu durumda iki tür din mensubu insan var demektir. Şöyle ki: Allah’ı Rab Kur’an’ı (Vahyi) din edinen; Şeytanı Rab şerri şeriat edinen… İlk peygamberden itibaren tüm peygamberlere Allah, Kur’an’dan bölümler vahyetmiştir ki bunlar; Hz. Davut’a kadar gelenlere Zebur, Hz. Musa’ya kadar gelen vahiylere Tevrat Hz. İsa’ya kadar tamamlanan bölümüne İncil, Son Allah Elçisi Hz.Muhammed’e gelen vahiylerle Kur’an tamamlanmıştır. Bunun için Yüce Allah (MAİDE 5/3)’de: “Bugün dininizi sizin için kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım. Size, din olarak da islam’a razı oldum” demektedir. Kur’an’dan açık ve seçik öğrendiğimize göre, din, Allah’a aittir ve din, halis / katışıksız olmalıdır: “Şüphesiz ki Biz, bu kitabı (Kur’an’ı) sana gerçekle indirdik. Öyleyse Din’i sadece O’nun için arındırarak Allah’a kulluk et”. “Dikkatli olun, halis din sadece Allah’a aittir.” (ZÜMER39/2-3) Ancak halis dine karşı olan “şeytanı mabut şerri şeriat edinen” Allah’ın rabliğini ve ilahlığını bilerek reddeden kimseler, Allah’ın halis dininden yararlanılmasın diye: “Üstün gelmeniz için bu Kur’an’ı dinlemeyin, onun içinde anlamsız şeyler yapın / anlaşılmasını her türlü yolla engelleyin” (USSILET 41/26) dediler.

Benzer Kitaplar