İran tarihi, uygarlığı, dilleri ve edebiyatını konu edinen çalışmalar, genellikle ‘‘İslamiyet öncesi’’ ve ‘‘İslamiyet sonrası’’ olmak üzere iki ayrı dönemde ele alınır. İslamiyet öncesi dönem, Medler, Ahamenişler, Selevkiler, Eşkaniler ve Sasaniler hanedanlarının isimleriyle adlandırılır. Bu hanedanların her biri, kendi dinsel inanışlarıyla birlikte, dillerini ve edebiyatlarını oluşturma çabası içinde olmuşlardır. Bu hanedanların tarihi, hiç kuşkusuz Farsçanın geçirdiği dönüşümlerin de soluk kesen tarihidir. Çoğunlukla, sözlü aktarımlardan ibaret kalan İran edebiyatının örnekleri, günümüze ulaşmanın yollarını az çok bulmayı başarabilmiş; kitabelerin, duvar kabartmalarının, sikkelerin, çivi yazılarının yanı sıra Heredotos gibi tarihçilerin aktarımlarında da kendini gösterebilmiştir. Prof. Dr. Nimet Yıldırım, İran Edebiyatı adlı kitabında -tabiri caizse-iğneyle kuyu kazıyor; okuru, Doğu İran coğrafyasında başlayan edebiyat yolculuğuna tarihsel bir perspektif eşliğinde çıkarıyor. Kaynak kitap olmaya aday İran Edebiyatı’nın, İran edebiyatı tarihi alanında büyük bir boşluğu dolduracağına inanıyoruz.

Benzer Kitaplar