İnsan zamanın içinden belli belirsiz süzülürken, kendi merkezine kâh çok yakın kâh alabildiğine uzak duran ince uzun bir elips gibi hep biraz kırılgan mı, yoksa geçerken bıraktığı bariz izle başka hayatların yörüngesini çizerek zamana kendince direnirken, çeperiyle merkezi arasındaki emniyetli mesafeyi de koruyan yuvarlak bir elips gibi olabildiğince sağlam mı yaşadığını sorgulamaya başladığında kurtuluşunun artık cebirde değil edebiyatta olduğunu biliyorum.

Benzer Kitaplar