Hz. Peygamber’in her yüz yılın başında İslam Dini’nde yenileme yapacak birinin geleceğini bildiren hadisi, “tecdîd” kelimesinin bu günkü manasını kazanmasında en büyük paya sahiptir. Aslında Hz. Peygamber, o hadisinde ileride bazı meselelerin ortaya çıkacağına fakat onların ehil kişiler tarafından çözüleceğine işaret ettiği gibi yenilenmenin bir tahrif ve başkalaşım değil, bir kimlik ve hüviyet doğrulaması olduğunu tembihlemişti. Kendine vâris olacak müceddidin İslam birliğini koruyan, dinin asıl prensiplerini sahiplenen, Ümmeti yabancılara benzemekten ve onların ümmet kimliğini ortadan kaldıracak bid'atlerden uzaklaştıran, Müslümanlara nefret yerine, muhabbet aşılayan ve korku yerine emniyet getiren bir zat olacağına işaret etmişti.