Şah Abbas tarafından Osmanlılara karşı ittifak kurmak amacıyla 1599’da Avrupa ülkelerine gönderilen elçilik heyetinde yer alan Oruç Bey Bayat, mutaassıp bir Şii olarak başladığı uzun yolculuğunu inançlı bir Katolik olarak tamamlamıştı. Onun zihin dünyasında meydana gelen sarsıntının en önemli sebebi Batı ülkelerinde gördüğü büyük kalkınmışlık ve refah idi. Tipik bir doğulu olarak bu hususu öncelikle dini zaviyeden ele almış, Avrupalıların Hristiyanlığa (Katolik) sıkı sıkıya bağlı olmalarına karşılık Tanrı tarafından ödüllendirildiklerini düşünmüştü. Onun din değiştirmesi bir Batılı için nadir görülen bir hadise olduğundan İspanya kralı tarafından ilgiyle ve heyecanla karşılanmıştı.