Sarah nickerson, üç çocuğu, kocası, bakıcısı, Boston’un lüks semtlerinden birindeki güzel evi, kariyerli ve çok para kazandıran iyi bir işi ile, Amerikan rüyasının yaşayan bir örneğidir. Hem işine, hem evine ve çocuklarına vakit ayırabilmek için dakikalarla yarışmakta ve her anını verimli değerlendirebilmek için büyük bir efor sarfetmektedir. Ancak bunca programın arasında kaderin de kendince bir planı vardır.Sarah’ın işine giderken geçirdiği kaza sonrası hayatı değişiverir; başından darbe alan genç kadın, vücudun sol yanını algılamamasına neden olan “Sol İhmali” adı verilen nörolojik sendrom ile baş başa kalır.