Sevda vardır çölü güle çevirir; sevda vardır gülü çöle... Aşk; varlığın da yokluğun da, acının da mutluluğun da, gülmenin de ağlamanın da tetikleyicisidir. Aşk; olmanın ve ölmenin habercisidir. Sevdanın çağrısına kim kayıtsız kala… Murat Koçak, kadim zamanlardan günümüze kadar uzanan ve çölü güle çeviren bir sevdayı hatırlatır bize. Bu hatırlatış, Süleyman ile Belkıs arasında yaşananları, geleneksel kalıpların dışarısına çıkarıp, farklı ve yeni bir bakış açısıyla sunar okuyucuya. Biraz zorlar zihin kalıplarını, biraz sarsar bakış açısını ve ezberleri bozar biraz da. Lakin aşk varsa korku ne ola... Kudüs’ten gelen ve Rabbine sevdalı olan bir sesin peşinden, kendini yollara revan eden bilge bir yüreğin, Melike Belkıs’ın ayak izlerini sürer. Allah’tan gayrı ne lazım ki kula...