Hürrem Sultan, Osmanlı tarihinde, ismi üzerinde en çok tartışılan hanım sultanlardan birisi... Onu amansızca eleştirenler de var, aşkına sahip çıkışından dolayı göklere çıkaranlar da. Fakat her iki kesimin de üzerinde ittifak ettiği bir husus var ki, o da onun Kanunî ile tanıştıktan sonra, Osmanlı siyasetine doğrudan etki eden ilk hanım sultan oluşu ve Roxelana’dan Hürrem Sultan’a yaşadığı yolculuğudur. Bu yolculuk, aynı zamanda, Osmanlı’nın en ihtişamlı devrine, Batılıların tabiriyle Muhteşem Süleyman ın zamanına denk geldiği için de manidardır. Ayrıca bu tabloda eksik bir şey var: Bir kadın... Güneş olan Kanunî’nin ve Ay olan Hürrem’in Güneş ve Ay olan kızları; Mihrimah. Peki, bu güçler dengesinde, o, nasıl bir yer bulacaktır kendisine? İşte bu roman, bilinen hikâyeyi, hiç bilmediğimiz bir yönüyle ele alıyor. Aynı devirde yaşayan, fakat fıtraten birbirinden çok farklı olan iki kadının gözünden; haremi, Osmanlı’yı ve zirvede yaşanan olayları aktarıyor bize.