Heykeltraş Babam, ansızın kaybedilmiş bir babanın ardından yazılmış mektup aslında. Her kelimesi gözyaşlarıyla ıslanmış, sessiz ve derinden bir iç çekiş. Yeteneğiyle tüm dünyayı kendine hayran bırakan bir sanatçının mücadelerle geçen yaşamının birinci elden tanıklığı. Oylum Öktem İşözen, babasını anlatırken bizi ustanın ülkesinde bıraktığı izlere doğru bir yolculuğa çıkarıyor.. "Babam, insan babam, canım babam, şimdi sen il il dolaştığım her yerde, Havran'dan Kars'a kadar her eserinde varsın. Manisa Anıtı'nda barışın sembolü zeytin dalısın, İzmir'de denizatlarını şahlandıran efesin, Nene Hatun'sun, Şerife Bacı'sın, ozanların sazında türküsün, Pir Sultan'sın, aşıksın. Dalgalara boğuşmanı özlediğim kahramanımsın, buğdaysın, başaksın, balıkçının yanındaki çocuksun. Yontulmamşı dağlarsın, yıllar önce dağdan inen çamurları sanata çeviren, eğitimlegçen haytı cehalete yitik giden heykeltraş babamsın.. Anılarıma ve umutlarıma herşeye rağmen sonsuz özgürlükler bırakan, hiç geçmeyen yürek yankımsın."