Heveskuşu’ndaki öyküler, kendine mühürlü kalplerin, aşkın hallerinin, tene duyulan özlemin ve yalnızlığın, yurdunda sürgün olmanın, yalancı geçmişlerin, karanlık suretlerin ve zamanın onaramadığı dertlerin izinden gider. Bu dünyaya birer mağlup olarak gelmiş ve her nasılsa tutunma becerisini gösterememiş, yenilmiş, ötekileştirilmiş insanların kendilerini arayışıdır anlatılan...