Bir çeyrek saat öylece akıp gitti. Metin hareketsizce oturuyor, hala kadına bakıyordu. Anya tırnaklarını kurutmuş, yüz makyajına geçmişti. Minik bir mürekkep hokkası almış, kapağını çekip içinden kısa bir fırça çıkarmıştı. Metin nihayet ağzını açtı. ''Sen hangisine gittin?'' sorusu kuşku doluydu.