"Hayati Sır", şeytanın insanı kendine "dönüştürme" faaliyetlerini, dijital ruhsuz bir "nesil" yaratma çabalarını "en son teknoloji" ekseninde deşifre ediyor. Kötülüğün teknolojik ihtişamını gözler önüne seriyor, maskeleri tek tek kaldırıyor, şeytanın nihai amacının ipuçlarını veriyor. Ama diğer yandan kalbin nasıl korunacağını, kötülüğe karşı acil olarak nasıl birlikte olup saf tutacağımızı, Cennet hayalini aklımızdan çıkarmamak için ne yapmamız gerektiğini anlatıyor. Umudu nasıl "canlı" tutacağımızı söylüyor. Kullanılan dil ise "yeni" bir tasavvuf dili. Olabildiğince berrak ve anlaşılır: Ey hakikat! "Söz"e gelecek olanı getirsin artık bu "kalem"! Beklemesin daha! Bozsun bu zayıf ama gösterişli oyununu şeytanın... Yoksa her an, daha zorlaşıyor, şeytanın teknolojisinden kurtarmak bu zayıf çocukları... Çocuklar neredeyse kendi istekleriyle Cehennem'e gitmeyi seçiyorlar büyük bir arzuyla... Dumansız ateşin hızını... İmkânsız olanın haz zincirini! Bir an daha yok artık... Tüm bağımlılıklardan daha öte bu teknoloji bağımlılığı... Ne yapacaksak yapalım, yoksa çok geç olacak... Ey insan! Kalk ve uyar! Kötüler için son vakitler bunlar! "Kalem" "hakikat"i "söz"e getirecek yeniden... Çok az bir zaman sonra... Bunu haber ver herkese... "İyiler" kendilerini yalnız hissetmesinler... Hayati Sır kimdir? "Hayati Sır" olan ben değilim... Kalbinde hâlâ bir "hakikat" taşıyan herkes o olabilir...

Benzer Kitaplar