O ilk taşın nereden geldiğini anlamadık. İlk anda bir çığlık sesi duyuldu ama kimse ne olup bittiğne bir anlam verememişti. Hafifçe bir hareketlenme oldu grubun çekirdeğinde. Az sonra eliyle başını tutan bir kızın saçlarından, ellerinden oluk gibi kan aktığını gördüm. Başına gelmiş! Bağırmıştım. Koşuşturma başladığında nereden geldiğini görmediğimiz büyük kaldırım taşları havada uçuşmaya başladı ve hemen ardından birkaç el silah sesi duyuldu. Panik başlamıştı grupta. Herkes sağa sola koşuyor, kimi kollarıyla başını, yüzünü korumaya çalışıyor kimi de yere düşen büyük taş parçalarını alarak geri fırlatıyordu. Müthiş bir karmaşaydı. Ortalık toz, kan, barut ve ter kokuyordu. Sırtım su içindeydi. Gözlerim yanıyordu. İşte tam orada, birbirimize sarılıp kalmış biz bir avuç insanın hayatını tamamen değiştirecek olaylar zincirinin ilk halkası kırıldı.