Diyarbakır’da bir öğretmen, Devlet bizim üzerimizi kırmızı kalemle çizmiş, diye yakınıyordu. Ailesini silahlı çatışmadan koruyabilmek için pencerelerine duvar ören Cizreli bakkalın açıklaması, Güneş bizim neyimize?! idi. Şırnak’ta bir öğretmen yaşadığı o felaket gecesinin ardından aklını oynatmış, Yaşasın, Türk ordusu! diye haykırarak sokağa fırlamıştı. Cizre’de, henüz bir erkek arkadaşıyla bir akşamüstü parkında el ele oturmamış bir genç kız dağlara çıkıp gerilla olmaktan söz ediyordu, o saklayamadığı hüznüyle. Kalplerimizdeki ve şehirlerimizdeki haritalar, ne acı ki durmadan yırtılıyordu...