Engels'in tamamlanmadan kalan elyazması "Hakiki Sosyalistler", Alman İdeolojisi'nin "hakiki sosyalizm" üzerine olan ikinci cildinin doğrudan devamı olarak, bu akımın eleştirisini bütünlemek amacıyla kaleme alındı. Marx ve Engels, Alman İdeolojisi'nin ikinci cildinde kendilerini "hakiki sosyalistler" olarak adlandıran bu "sosyalistler"in, sorunu, belirli bir zamanın ve belirli bir sınıfın gereksinimi olarak değil de, "en ussal" toplumsal düzen olarak ele almak yanılsamasına düşmekle eleştirirler. "Hakiki sosyalist" kendi Alman felsefi öncüllerine katıştırdığı Fransız ve İngiliz komünist fikirlerin belirli bir ülkede belirli bir sınıfın yaşam koşullarından, pratik gereksinimlerinden doğduğunu gözardı eder, bu komünist yazını gerçek bir hareketin ürünü ve dışavurumu olarak değil, "saf düşünce" süreciyle evrilmiş saf teori olarak görür. Pençesinde kıvrandığı Alman ideolojisi, onu, şeylerin gerçek halini incelemekten alıkoyar; komünizmin ve sosyalizmin doğruluğunu, mutlak, "hakiki" sosyalizmi ilk kez olarak açığa çıkarmayı kendine görev edindiğini ilan eder. Komünist eleştirel yazını, ifadesinden başka bir şey olmadığı gerçek hareketten kopararak, Alman felsefesiyle keyfi bir bağlantı içine sokmaya zorlar. Tikel bireylerin ilişkisini "İnsan" ilişkilerine dönüştürür. Böyle yaparken gerçek tarihsel temeli terkeder ve gerçek bağlantıdan habersiz olduğu için "mutlak" ya da başka bir ideolojik yöntem yardımıyla düşlemsel bir ilişki kurar. "Hakiki sosyalizm"in oluşturucu öğeleri, Fransız fikirlerin Alman ideologların diline bu çevirisi ve komünizm ile Alman ideolojisi arasında keyfi olarak kurulmuş bu ilişkidir.