Makâlât’ı Hacı Bektaş’ın bizzat kendisi mi Arapça yazmıştır, yoksa kendisinden edinilen ve öğrenilen bilgiler, biri tarafından mı Arapça kitap haline sokulmuştur? Kesin bilinmemektedir. Zamanın İmamı’nın ve büyük inanç önderlerinin sözlerini, konuşmalarını yaşarken veya ölümünden sonra müritleri-öğrencileri tarafından toplayıp kitaplaştırma geleneği 5. İmam Muhammed Bakır (ö. 733-4) dönemine kadar inmektedir. Onun, tarafımızdan hazırlanıp Türkçe’de yayınlanan Ummü’l Kitab adlı yapıtı ilk örneklerden biridir. Ayrıca Hacı Bektaş’ın dervişleriyle konuşmalarını, bazı öğütleri ölümünden sonra toplanıp yazıldığı ve bunun Farsça’ya çevrilerek, bir müstensihin farklı konuları ve değişik yazarların risalelerini topladığı elyazması Mecmua’nın içinde Fevaid (Öğütler) adıyla yayınladığı bilinmektedir. Makâlât da tıpkı Şeyh Bedreddin’in (1357/8-1420) Varidat ı gibi aynı sorunsallığı taşımaktadır... Olasıdır ki ikisi de daha çok Arapça bilen Sünni din bilginleri ve Medrese mollaları arasında okunması ve batıni inanç ve düşüncelerin tanıtılması ve yayılması için hazırlanmıştır.