“Her yerde yaşamın tersliğinin, garipliğinin ve hüznünün şarkılarını haykıran ağızlar. Her yerde gölgeler ve insanlar, her yerde insanlar ve gölgeler…” Ray Bradbury, Güneşin Altın Elmaları’nda sıradan yaşamın tuhaf, gizemli ve büyülü yanlarını, bilimkurgu ve fantastik kurgunun sınırlarıyla oynayarak anlatıyor. Aile, iktidar, hayal gücü, yalnızlık ve uygarlık gibi temaları kendine has dili ve üslubuyla işleyen Bradbury’nin öyküleri, insanlık tarihinin dramatik bir özetine dönüşüyor adeta. Dün, bugün ve yarın… Dünya, Ay ve Güneş… Yakındakiler, uzaktakiler ve var olmayanlar… Bradbury’nin kaleminde mesafeler giderek kısalıyor. Gölgeler ise uzuyor. Mehmet Moralı’nın Türkçeye çevirdiği bu geniş kapsamlı öykü