“Bu çılgın deneyi yapmadan önce binlerce avantaja sahip olacağımı hayal etmiştim. O akşamüstü hepsi hayal kırıklığına dönüşmüş gibiydi. Bir insanın arzulayabileceği şeylerin en iyilerini elde etmiştim. Şüphesiz, onlara ulaşmamı sağlayan şey görünmezlikti, ama ulaştıktan sonra onların tadını çıkarmamı engelleyen şey de yine görünmezlik oldu.” Bir kış günü karların arasında bir yabancı belirir Iping Köyü’nde. İşin garip tarafı yabancının görüntüsüdür: Her yanını kaplayan sargı bezleri, koyu renk camlı büyük gözlükleri, fötr şapkası ve uzun paltosuyla tam bir sır yumağıdır. Sadece görünüşünde değil, davranışlarında da bir tuhaflık vardır bu adamın. Görünmezliği keşfettiğine inanan Doktor Griffin keşfinin sınırlarını zorlarken köy halkının şüpheleri ve gerilimi de zirveye ulaşır. Bilimkurgu türünün öncüleri arasında yer alan H.G. Wells haklı öngörüleriyle yıllar öncesinde bilimin varabileceği sınırları, toplum tarafından dışlanan biliminsanın toplumu ötekileştirirken açılan makasın tehlikelerini Görünmez Adam’da hikâyeleştirmiştir.