Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte önem kazanan olgulardan biri de girişimciliktir. Bu süreç içerisinde girişimcilik, insanın düşünsel emeğinin ekonomik değere dönüşmesi olarak ifade edilmekte ve üretim faktörleri arasında yer almaktadır. Yeni iş fikirlerinin hayata geçirilmesi ve kurulacak olan yeni işletmeler bir ekonominin büyüyebilmesinin öncelikli koşuludur. Bu nedenle toplumda girişimci kişilerin sayısının arttırılması ve bu kişilerin eğitilmesi ülkelerin öncelikleri arasında olmalıdır. Girişimcilik, son yıllarda önemli gelişmeler göstermektedir. Ülkemizin genç bir nüfusa sahip olması, yeni iş alanlarının açılmasını ve yeni iş yapma modellerine dayalı girişimcilik faaliyetlerinin gelişmesini yaygınlaştırmaktadır. Özellikle bilgi toplumlarının temel uğraş alanlarından olan “bilişim sektörü” ülkemizin en canlı iş yapma alanını oluşturmaktadır. Üretim yöntemi her ne olursa olsun üretimin en temel unsurunun insan olması, girişimci insan tipinin önemini artırmaktadır. Günümüzde insan faktörünün fiziksel gücü yerine, fikir gücü (iş fikri geliştirme ve iş planı yapma yeteneği) önem taşımaya başlamıştır. Bu durum, eğitimin nitelikli iş gücü sağlamadaki önemini artırmaktadır. Ülkemizde girişimciliğin geliştirilmesinde eğitimin yanında önemli olan bir diğer faktör ise, seminer ve sertifika programlarıyla girişimciliğin özendirilmesini sağlayacak mekanizmaların geliştirilmesidir.