Diz kapakların kanayacak bu yola başlarken belki. Ama vazgeçmeyeceksin inancından… Ağlayacaksın, belki horlanacaksın, belki dışlanacaksın ama inandığın değerler uğruna yürüyeceksin. Bazen nefsin çıkacak karşına, bazı aralar çevren, kimi zaman ailen, belkide gücü elinde tuttuğunu zannedenler. Ama sen yorulmak yok diyerek, yürüyeceksin… Belki anlamak istemeyecekler, belki anlamazdan gelecek ve belki gülecekler, sende azim onlarda deli cesareti olan haline, belki küçümseyecekler ama dayanacak ve yürüyeceksin… Belki güvendiğin dağlara karlar yağacak, belki dallar tuttuğun kırk yerinden kopacak ama sen Rabbine sığınıp yürüyeceksin… Belki sürüleceksin, belki taşlanacaksın, belki atılacaksın, belki de yalnızlığa bırakılacaksın ama sen Rabbinin birliği inancına tefekkürde yürüyeceksin… Kimi zaman düşeceksin, kimi zaman çelme takacaklar ayağına, kimi zaman set çekecekler açılan yoluna, yorulacaksın kimi zaman fakat yolun yüceliğini bilecek, “Ya Bismillah!” diyerek, şahlanarak yürüyeceksin. Duranlar, yolu terk edenler, belki yoldan çıkanlar, belki yol boyunca saraylar yapanlar, belki pes ederek çıktığı seferden geri dönenler olacak ama sen yine de yürüyeceksin. Ağlayacaksın, ağlatacaklar ama sen gözyaşını azığın bilip yürüyeceksin.