Emekli felsefe hocası Ferda Şile’de tek başına yaşamaktadır. Yazdığı fantastik romanlarla edebiyat dünyasında kendine hatırlı bir yer edinen Ferda gitgide yazmakta zorlandığını, soyut düşünme yeteneğini kaybetmeye başladığını fark eder. Yazdıklarının arası iyice açılmaya başlayıp birtakım unutkanlıklar da baş gösterince doktora gitmeye karar verir. Konulan teşhis, hayatının iplerini sıkı sıkı tutmaya alışkın, yaşamını beyniyle yöneten Ferda için tam bir yıkım olur. Alzheimer beynini tamamen ele geçirip bedenini boş bir kabuk haline getirmeden harekete geçmek zorundadır. Canından çok sevdiği kızına yük olmamak Ferda için hayat memat meselesidir artık.