Boş bir kitap sayfasında bile bir ağacın hayat hikayesi vardır, eğer bizim yazacağımız şeyler o ağacın hayat hikayesinden daha önemsizce fiziksel ve düşünsel erozyonlara sebep olmamak gerekir. Felsefe; Antik Yunan'da taşın üstüne oturarak konuşan erkeklerin dedikodusundan ileri gidemedi. "Boş adamların başucu kitabı" olmaya aday bu kitabımı kendini dolu sanan insanlara derin ve ince bir eleştiri kitabı olduğunu da sanmayınız, mesele hiçbir şey yapmadan çok şey yapmadan çok şey yapabilmenin yani nasıl derler kalem oynatmadan destan yazmanın cesaretini gösterebilmektir. Böyle bir cesareti ancak büyük bir aptal gösterebilirdi. Yazdığım onlarca kitap ve okuduğum on beş bin kitaptan sonra kendimi hazır hissedip bu dev eserimi beğenilerinize sunmanın şapşallığı da yaşamış oluyorum... Her sayfasında dehşete kapılıp karanlık bir boşluğa düşeceksiniz. Kitabımın İngilizce, Fransızca, Almanya ve Rusça çevirileri de çok yakında kitapçı raflarında yerini alacaktır. Prestijle, hörmetle, ışıkla...