Kafka hem aşkından haz almaktadır hem de bu ona büyük acı vermektedir. Çünkü kendisi değersizdir, bu aşkı hak etmiyordur. Oysa Felice mükemmel bir kadındır, o her şeyin en iyisine ve en güzeline layıktır. Kendisini Felice'ye işkence eden, talepleriyle onu üzüp ağlatan, ona hayatı zindan eden biri olarak görür ama her seferinde de Felice'ye kendisini sevmeye devam etmesi ve onu bırakmaması için yalvarır, ayaklarına kapanır. Onu görmek için sürekli planlar, programlar yapar Kafka, ama iş tam bunları uygulamaya geldiğinde hemen bir bahane bulur, görüşmekten kaçmak için elinden geleni yapar. Her zaman uzaklıktan şikayet eder (Kafka Prag'da, Felice Berlin'de yaşamaktadır) ama Prag-Berlin arası artık ulaşımın çok kolay olduğunu, ona kavuşmanın çok zor olmadığını söyler ver her seferinde oraya gitmekten korkar. Kafka'nın inişli çıkışlı ruh halleri mektuplarına da yansımıştır. Sevmediği bir işte çalışan (İşçi Kazaları Sigorta Enstitüsü'nde) Kafka, her zaman yorgundur ve uykusuzdur. Çok az yer, çok az uyur, çok az dışarı çıkar; yalnızlığı sever Kafka, ücra, sıcak, kimseyle konuşması gerekmeyen yerlerde yaşamayı ister. Sadece yanında Felice olsun ister, bazen onu da istemez. Çünkü yazmasının ilham kaynağı Felice'ye olan imkansız aşkıdır ve onunla gerçek hayatta buluşursa yazma yetisini kaybedeceğinden korkar. Yazma yetisini kaybetmesi demek Kafka'nın diri diri toprağa gömülmesi demektir. Bir seçim yapmalıdır Kafka: Felice mi, yazma yeteneği mi?

Benzer Kitaplar