Dördüncü ciltte Yunan Ezoterizmi, Yahudi Kabbâla ve Batıni İslâm öğretilerinden etkilenen Hıristiyan Gnostisizminin önce Avrupa'yı, ardından da tüm dünyayı dönüştürme serüveni ele alınmıştır. Avrupa’yı Katolikliğin bağnazlığından kurtaran, önce Rönesans ve ardından Reform hareketlerinin arkasında tamamen Ezoterizm inanırları bulunmaktadır. Şövalyeler ve Operatif Masonlar aracılığıyla tüm Avrupa’ya yaygınlaştırılan Ezoterik Öğretinin birinci şartı olan Hümanizm akımı sayesinde Rönesans'ın doğması mümkün olmuştur. Rönesans, Aydınlanmacı düşüncenin ön plana çıkmasını sağlamış, Bizans ve İspanya’dan Avrupa’nın içlerine giren her türlü bilginin giderek kitlelere ulaşması ile Aydınlanma Çağının ilk tohumları atılmıştır. Bunu her ulusun kendi dilinde Hıristiyanlığı öğrenmesi akımı olan Reform hareketi izlemiş, matbaa sayesinde bütün insanlar kendi dillerinde İncil’i okuma ve yorumlama şansına erişmiştir. Kendi kurduğu dini sisteminin yapısının bozulduğunu gören Roma kilisesi buna şiddetle karşı çıkınca da, Katolik-Protestan savaşları dönemi başlamıştır. Ezoterizm yanlıları bu arada boş durmamış, en şiddetli Katolisizm karşıtı Ezoterik örgütlenme biçimi olan İlluminati, dine karşı bilim savaşlarını başlatmıştır. Bu çerçevede İlluminati önce Fransız İhtilalini örgütlemiş, ardından 1. Dünya savaşında tüm Katolik Aristokrasiyi ortadan kaldırmıştır. 2. Dünya savaşında da aşırı milliyetçiliğin üzerine giderek, tüm dünyanın birleşmesini ve tek devlet haline dönüşmesini sağlayacak planı adım adım yürütmüştür. Ezoterizm inancının olmazsa olmazları olan Hümanizm, Kölelik Karşıtlığı, her bireyin kendi inanç ve yaşam biçimini tayin etmesi hakkı, herkesin eşit olduğu ve adil bir yargılanmayı hak ettiği gibi kavramlar artık neredeyse dünyada hiçbir yerde tartışılmaz doğrular olarak kabul edilmektedir. Ezoterik örgütlerin binlerce yıldan bu yana uyguladıkları yapılanma biçimleri olan demokrasi ve demokratik uygulamalar, giderek tüm dünyaya yaygınlaşmaktadır. Teknolojik gelişmelerin de sayesinde ülkeler arasındaki sınırlar giderek işlevsiz hale gelmekte, tüm dünya insanlığının bir bütün olacağı hedefe doğru hızla yol alınmaktadır. Dördüncü ciltte İsa’nın torunları olduklarım söyleyenlerin Ezoterik örgütlü yapısı olan Sion’un, tüm dünyayı Ezoterizm ile dönüştürmeyi siyaseten hedefleyen İlluminati’nin ve ondan apayrı bir Ezoterik kurum olan, Ezoterizmin insanlara tek tek anlatılması gerektiğini savunan, siyaset ile hiç ilgilenmeyen Masonluğun ve diğer Ezoterik ekollerin dünya üzerindeki faaliyetleri anlatılmaktadır. Buna rağmen bazı çevreler bilinçli olarak, bazı çevreler de konuya hâkim olmadıkları için dünya üzerinde oynanan tüm oyunlardan Masonları sorumlu göstermeye çalışmaktadırlar. 4. ciltte Masonluğun dünyadaki sıcak gelişmeler üzerinde doğrudan hiç alakası olmadığı, İlluminati ile Masonluğun apayrı kuruluşlar olduğu anlatılmakta. Masonluğun değil siyasete karışması ve yönlendirmesi, bünyesinde dini ve siyasi tartışmaların yapılmasının dahi yasak olduğu kaydedilmektedir. Bu kuramların dünkü ve bugünkü yapılanmaları ele alınmakta, günümüzde ve gelecekte Ezoterizmin insanlık üzerindeki etkileri yorumlanmaktadır. Sonuç olarak da, Tufan öncesinde tüm insanlığın malı olmuş Ezoterizmin kaçınılmaz olarak yeniden tüm insanlığa yaygınlaşacağı ve böylece insanlığın bir Kuantum sıçraması yaşayacağı savunulmaktadır.

Benzer Kitaplar