Dini bilgi, algı ve yaşantıda asli kaynaklarının hakikatleri ve sağladığı bilgi ve bilinci yerine dini, akli ve ilmi dayanaklardan yoksun; doğru mu eğri mi olduğu belirsiz meçhul duyuşlara, belirsiz ve rastgele hissiyatlara, heva, tahmin ve hazır fetvalara rağbet ve istinat ediliyor olması ve zaten dinin doğrularına ilgi bakımından kapalı, umursamaz ve ciddiyetsiz olunması veya bu ilginin angarya, uzman işi zannedilmesi Habl-i metine tutunmak yerine beyt-i ankebutlara sığınılması ve sair zaaflardan ötürü İslam'ın yaşanılabilir/uygulanabilir oluşundan emin olunamaması ve bunun `Ya hep ya hiç!` mantığıyla takviye edilmesi Allahın kulum dediğine kardeşim denilememesi; ayet ve hadislerle bina edilen İslam`ın temel sabitelerinden, esaslı umdelerinden olan uhuvvet ve i'tisam dururken, etnik ve ideolojik kaygı ve gerekçelerle aykırı yerlerde konumlanılması, ayrık duruşların oyuna gelmek de değil oyunun gönüllü piyonu olmak anlamına geldiğinin fark edilememesi, fark edilse de önemsenmemesi ve bunun ciddiyetinden bihaber olunması Bu gibi illetlerle malul olan ve bunların bir illet olduğunu fark edemeyen, fark etse de türlü geçiştirici yumuşak cevaz manevralarıyla üzerini örtmekle sorumluluktan güya kurtulduğunu vehmeden Müslümanların zihniyet ve ahlakında hatta itikadında büyük problemler var demektir. Bunlar, Müslümanların fena şekilde yıkıldığı noktalar. Kalkışları da buralardan olacaktır.

Benzer Kitaplar