Türkiye farklı etnik, dinsel, kültürel ve ideolojik çoğullukların kendi aralarında diyalog kurabildiği, her geçen gün yeni sentezlerin ortaya çıktığı, unutulmuş ya da üstü örtülmüş pratiklerin hatırlandığı bir döneme giriyor. Bu köklü değişimden milliyetçiliğin de etkillenmemesi mümkün değil. Zira hegemonyanın elinden çıkmış resmi tarih ve onun döktüğü kimlik kalıplarıyla derin bir hesaplaşmaya girildi. Bu hesaplaşmanın merkezinde ise modernizmin bir ürünü olan ulus-devletin kapsayıcı milli kimlikleri var. İşte Dr. Ergün Yıldırım, Türkiye'nin içinden geçtiği bu yeni dönemin, tarihsel boyutunu göz önünde bulundurarak, eleştriel bir gözle panoramik fotoğrafını çekiyor. Panoramanın bir ucunda Osmanlı bir ucunda "bugün ve gelecek" var. Bu fotoğraf karesine girenler arasında kimler yok ki? Türk milliyetçiliğinin kurucu babaları, ittihatçılık ve onun kanlı mirası, Avrupa'yı kasıp kavuran tek parti rejimine denk gelen tek parti rejimi, bugüne kadar derin izler bırakmış Kadro Dergisi. Ergenekojn destanından beri Türk'ün inanışında kullanılan tüm nirengi taşları... "Kimliklerin hapishane inşasından sakınmalıyız" uyarısında bulunan Yıldırım'ın bu kapsamlı incelemesi, Türk milliyetçiliğinin nereden nereye geldiği ve nereye evrilebileceği sorusuna somut bir yanıt niteliğinde.

Benzer Kitaplar